Fakültemiz Arapça Öğrenci Topluluğu (Multeka Lugati’d-dât) tarafından “Arapçanın Korunmasında Kur’an-ı Kerim’in Rolü” konulu konferans düzenlendi. Konferansa Fakültemizde misafir öğretim üyesi olarak bulunan Umman Sultan Kabus Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Abdullah el-Hinâî konuşmacı olarak katıldı. YouTube kanalımızda da canlı olarak yayınlanan ve Arapça olarak gerçekleştirilen konferans hocalarımızdan Öğr. Gör. Sümeyye Atıcı tarafından Türkçeye çevrildi. Sunuculuğunu Arş.Gör. Semra Kaya Aitaouri’nin yaptığı konferansa Dekanımız Prof. Dr. Ahmet Bostancı, bazı öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Seminerin açılışında konuşan Dekanımız Prof. Dr. Ahmet Bostancı konuşmasına katılımcıları selamlayarak başladı. Bütün peygamberlere gönderildiği zamana uygun mucizeler verildiğini ve bunların bazıları kalıcı olurken bazılarının da mucizenin gerçekleştiği andan itibaren sona erdiğini, peygamberin çoğunun mucizelerinin kalıcı olmayan mucize grubunda olduğunu ifade ederek konuşmasını sürdüren Prof. Dr. Bostancı, “Alemlere rahmet olarak gönderilen son peygamber Hz. Muhammed’in (s.a.) en büyük mucizesi Kur’an-ı Kerim ise, her kelimesi Allah kelamı olan bir vahiy olup kıyamete kadar bâkidir” dedi.
Kur’an-ı Kerim’in dilini, üslûbunu ve manasını kavrayan bütün nesillerin Hz. Peygamber’in mucizesini yaşamaya devam ettiğini belirten Prof. Dr. Bostancı, Kur’an-ı Kerim’in ayrıca Arapça grameri için de önemli bir konumda olduğunu ifade etti ve Arapçanın bozulmadan 1400 yıl önceki haliyle günümüze kadar gelmesinde ve dünyanın yaşayan en eski dillerinden biri olmasında önemli bir rolü olduğuna dikkat çekti.
Prof. Dr. Bostancı konuşmasını, Kur’an-ı Kerim’in dili olan Arapçanın daha iyi öğrenilmesi ve geliştirilmesi için yaptıkları güzel çalışmalar sebebiyle Arapça Öğrenci Topluluğu akademik başkanı Öğr. Gör. Hülya Afacan’a, öğrenci başkanı Beyzanur Burcu’ya ve çalışmalarda görev alan bütün öğrencilere tebrik ve teşekkürlerini ifade ederek sonlandırdı.
Konuşmasına Dekanımız Prof. Dr. Ahmet Bostancı’yı, hocaları ve öğrencileri selamlayarak başlayan Dr. el-Hinâî, kendisine burada bulunma fırsatı verilmesinden ve hüsnü kabulle karşılanmasından dolayı Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Sakarya Üniversitesi’ne teşekkür etti. Gördüğü yakınlık sebebiyle yaklaşık bir senedir bulunduğu Türkiye’de kendisini gurbette hissetmediğini belirten el-Hinâî, Arapça Öğrenci Topluluğu’na (Multaka lugati’d-dat) da kendisini davet ettikleri için ayrıca teşekkürlerini iletti.
Arapçanın kökeninin bazı araştırmalara göre milattan önce 800’lü yıllara kadar uzandığını vurgulayan Dr. el-Hinâî, Arapçanın dünyada en çok kullanılan dördüncü dil olduğuna dikkat çekti. Bazı örnek sunarak Arapçanın dünya dilleri arasındaki konumundan bahsederek konuşmasını sürdüren Dr. el-Hinnâî, daha sonra Kur’an-ı Kerim’in Arapçayı neden ve nasıl koruduğundan bahsetti.
Kur’an-ı Kerim’in, Arapçanın diğer lehçelerinden en güzel lafızları seçerek Kureyş lehçesinde birleştirdiğini ifade ederek konuşmasını sürdüren Dr. Abdullah el-Hinnâî, Kur’an ilimlerinin sayısı hakkında farklı görüşler öne sürüldüğünü, bunların 80’e kadar çıkarıldığını ve bu ilimleri anlamanın da Arapçaya hizmet etmek olduğunu belirtti.
Dr. el-Hinâî, Kur’an-ı Kerim’in hem Arapların hem de Arap olmayan dinleyiciler üzerinde tesiri olduğunu ve onları tutkuyla dinlemeye sevk ettiğini ifade ettikten sonra kendisinin yaşadığı bir hatırayı anlattı.
Kur’an-ı Kerim’in metninin kutsal bir metin olduğunu ve kıyamete kadar korunacak olduğunu belirten Dr. el-Hinnâî, bu korumanın sadırlarda (hafızalarda) ve satırlarda olmak üzere iki yolla olduğunu vurguladı. Konuşmasını sürdürürken Kur’an-ı Kerim’in üslûbundaki inceliklerden de örnekler sunan Dr. el-Hinnâî, daha sonra Arapçamızı nasıl geliştirebileceğimiz sorusuna Kur’an-ı Kerim’le ilişkili cevaplar sundu.
El-Hinâî, öğrencilerin sorularını cevaplandırdıktan sonra konuşmasını sonlandırdı.
Konferans Dr. Abdullah el-Hinâî ve Öğr. Gör. Sümeyye Atıcı’ya hediyelerinin takdim edilmesi ve öğrencilerle hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından sona erdi.
Konferans aşağıdaki linkten izlenebilmektedir: